Türkiye Büyük Millet Meclisi KEFEK Başkanı Fatma Aksal’ın Dünya İnsan Hakları Günü mesajının duyurulması
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Kurulu (KEFEK) Başkanı ve AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Dünya İnsan Hakları Günü münasebetiyle bir açıklama yayınladı.
Aksal, mesajında temel haklarını kullanmak isteyenlerin bu haklarını kullanırken ırk, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmemeleri gerektiğini belirtti.
İnsan haklarının sağlanmasının hem hukuken hem de vicdanen gerekli olduğunu belirten Aksal, “Anayasamız, ‘Kadın ve erkek eşit haklara sahiptir. Sorumlu devlet’ diyerek, insanların cinsiyetlerinden dolayı hak ve özgürlüklerinin kısıtlanamayacağını açıkça belirtmektedir. bu eşitliğin uygulanmasını sağlamak için’.” terimleri kullandı.
Aksal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her platformda kadının gelişimine vurgu yaptığını belirterek, bu durumun özünde insan haklarının temel unsurları olduğunu söyledi.
AK Parti hükümetlerinin hem siyasette hem de toplumda kadın haklarına verdiği değerin diğer ülkelere örnek olması gerektiğini belirten Aksal, “Birçok ülkenin özgürlük ve hukuk söylemlerinin aksine mültecilerin insan hakları ihlallerine baktığınızda ve kadına yönelik şiddetle mücadele, ülkemizde bu somut adımların ne olduğunu görüyorsunuz, ne kadar önemli ve samimi olduğunu anlıyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Uzun yıllardır birçok mağduriyete ve hak ihlaline yol açan başörtüsü sorununun insan hakları kapsamında değerlendirildiğini ve kadınların maruz kaldığı hak ihlallerinin artık sona erdiğini belirten Aksal, şunları kaydetti:
Birçok konuda mağduriyetlere ve hak ihlallerine yol açan başörtüsü meselesini uzun yıllardır insan hakları kapsamında değerlendiren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu mağduriyetler giderilmiş ve bu ihlaller giderilmiştir. AK Parti’de başörtüsü düzenlemesini de içeren anayasa değişikliği teklifiyle ilgili olarak Grup Başkanvekilimiz Özlem Zengin’in de belirttiği gibi başörtüsü konusu AK Parti’nin varlığının temel unsurlarından biridir.
Başı açık ve örtülü her kadının hakkının güvence altına alınması için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunduğumuz teklif aslında somut adımlarımızın en güzel örneğidir. Genç-yaşlı, dil, din, ırk gözetmeksizin anayasa ile güvence altına alınacak bu konu, insan hakları adına tarihi bir gelişme olarak değerlendirilmelidir.